Pazar, Temmuz 27, 2014

İNSAN PROJESİ

Tuhaf bir takasa girmiş gibiyiz. Vicdan, ahlak, merhamet verip; menfaat almışız. İlklerimize kadar çıkara batmışız. Berbat bir pazarda gibiyiz.
Bu dünyaya ait değilmiş gibi yapıyoruz vicdan, ahlak ve merhamet. Niye öyle yapıyoruz? Manyak mıyız biz?
Bu dünyada hep kaybetmiş vicdanlı, ahlaklı ve merhametliler, ondan mı?
Bu gerçek dünya. Sanki başka bir dünya varmış gibi. Umarım yoktur. Hiç uğraşamam, her şeye baştan katlanamam. Zaten başka bir dünyaya gerek yok. Bize niye başka bir dünya gerek olsun ki? Bozalım diye mi? Onu da yok edelim diye mi?
Bize gereken başka bir insan başka bir dünyadan çok. İnsanın ilk haline, eski insana ihtiyacımız var.
Cennet de, cehennem de kişinin içinde. Uzağa gitmeye, göğe bakmaya gerek yok.
İnsan hangi tarafta yaşayacak, ona karar verecek. Sornra gidecek, o tarafta yaşayacak. Ölene kadar. Ölünce her şey biter. Solucanlara yem oluruz. Gübre oluruz. İnsanlı toprak oluruz.
Bir de bu insanın cennet ve cehenneme inanmış; inandırılmış hali. Cenneti özleyen; cehennemden korkan hali bu insanın. Bu insanın inanan hali. İki ayak üzerinde doğrulmak, iyi gelmemiş insana. Doğrulunca daha başka şeyler görmüş, maymunun gözü açılmış sanki.
Zaten insan başarılı bir proje değil.

1 yorum:

  1. Aslında insan projesinden ziyade bir “türk insanı projesi” bu. Karanlık dipsiz bir delikte yaşayan insan topluluğu projesi. Ancak ışığa inanan ve bıkmadan tırmanan insanlar da var.
    Işığa yaklaştıkça bilinçleniyor insan ve eğer bilinçliysen bu ülkede mutsuzsun demektir. Bilinçli olmak senin lanetin oluveriyor, duyarsız kalamıyorsun, dokunuyor her şey, bildikçe tahammül sınırın azalıyor.
    Bunun en güncel örneği 1 kaç sene evvel ülkemizi ışık hızıyla terkeden Meryem Uzerli üzerinden verilebilir. Gidişi üzerine yapılan binlerce saçma sapan magazin haberleri dışında kalan, sadece durumu analiz etmeye çalışan bir yazı okumuştum. Orada ki bir paragrafta şöyle diyordu:
    “Biz tükenmiyoruz çünkü bu delilik bizim evimiz, doğal habitatımız. Biz tükenmiyoruz çünkü biz, tüm dünyanın ibretle izlediği Ortadoğulular, bu coğrafyada doğarak tükendik zaten. Tükenmişliğin tükenmezliğiyle ayakta duruyoruz. Her medeniyetin başarılı olduğu bir taraf vardır ya; kalem erbabı olmayan bizim payımıza da kötülük karşısında gösterdiğimiz bu tükenmezlik düştü.”
    Yani durum bu kadar hazin aslında..

    Okumak istersen linki paylaştım,

    http://blog.radikal.com.tr/turkiye-gundemi/meryem-uzerli-batili-bir-kadinin-ortadoguda-tukenis-hikayesi-31167

    Sevgiler duygu / CS

    YanıtlaSil